HAORI DİKİŞ ATÖLYESİ ve Comikon İstanbul 2019 Raporu

 
19-20 Ekim 2019 tarihinde Harbiye Askeri Müzesi’nde gerçekleşen Comikon İstanbul’un üçüncü etkinliğinde konuk olarak bulundum. Bir standım vardı, bana haber vermeden iptal etmiş olsalar da Cospower defilesinde sunuculuğum vardı ve haori dikişi hakkında harika bir sunum yaptım. Mükemmel insanlarla tanıştım, hepsini etiketleyip İnsta hikaye paylaştım. Gelemeyenler için buyurun etkinlik raporu!
 

 
 
 
Comikon bir animasyon convention u… Özellikle anime odaklı ama her türlü illüstrasyon ve bunlarla bağlantılı, dijital ve basılı yayına yer veriliyor. Her yıl Ekim ayında yapılıyor ve Japon Sanat Merkezi yöneticileri düzenliyor.
Aşırı dolu programı ve yüksek bilet fiyatları ile eleştirilen bir etkinlik; fakat kaliteyi sunuyoruz, sloganlarını yola çıktıkları günden beri değiştirmediler. Hala organizasyonda ciddi sıkıntılar olsa da çok değerli birçok konuğu hayranları ile buluşturan, birbirinden güzel ürünleri çok fazla sayıda stantta ve sanatçılar sokağında elde edebileceğiniz bir etkinlik olması ile orijinalliğini koruyor. Gönüllüler ile etkinlik öncesi ve sırasındaki çalışmaları yürütüyorlar, yine de yetişemiyorlar. Öyle bir yoğunluk. Zamanla sorunların üstesinden geleceğine inanarak destek olmayı sürdürüyoruz.
 
Cosplay Türkiye yönetimi benden bir pratik dikiş atölyesi sunmamı istedi. Artık Bolu’da yaşadığım için dikiş makinası, kalıplar, kumaşlar, dikilmiş, dikilmemiş örnekler, dikiş ekipmanları içeren çok ağır bir yükü taşımak zorunda kaldım ama değdi. 50 dk boyunca harika bir haori’yi yarıladık ve on kadar oturan ile 10 da ayakta izleyicime bağır çağır bilgiler aktarmaya çalıştım. Sorularını yanıtladım. Gerçekten çok harika bir deneyimdi.
 
 
Standım şansıma sanatçılar sokağının en güzel köşesinde kalabalıkla sıcaklığı dayanılmaz boyuta gelen salondan küçük avluya çıkan kapının dibinde olduğundan sık sık buraya kaçarak hava alabileceğimiz bir yerdeydi. Çok sevdim. Masalar yeterli boyuttaydı ve ayrıca ürünlerin asılması için ayaklı tel örgüler her standa tahsis edilmişti.
Standları gezenlere bir hatıra bırakmak için Pokemon Go oyunundan Mystic ile Instict happilerini (haori olarak) ve bir de Shinsengumi haorisi dikmiştim. Ara ara duyuru yaparak bedava giyebileceklerini söyledim. Gelen geçen herkes bu haorileri giyip fotoğraf çekilebildiler! 😀 Gerçekten beklediğimden daha heyecanlı ve eğlenceli oldu. Standımda imzalı coscard lar hediye ettim ve bizim arşivden türlü ürünler sundum: Kanzashi tokalar, anime posterleri, Ironman maske pepakura kalıpları ve de sevgili stand ortağım @safak_kokkilic ‘ın (sadece Cumartesi benimleydi, çok destek oldu!) el işi ahşap çalışmaları… Her bir şey de satıldı. Haori lerin yapılışları şu şekilde:
 
 
Akrilik boyayı evadan yaptığım kalıplarla kumaşa istediğim desenleri vermek için bastım. Bu teknik konusunda ilham ve cesaret aldığım sevgili @eminekuscul hanıma buradan da teşekkür ediyorum! 
 
 
 
 
 
 
 
Valor için zamanım ve malzemem yoktu~
 
 
 
 
 
 Ama etkinliğe gelip giymedi Fox-chan T.T
 
 
 
 
 
 
Sevgili Ganache bebeğim için de bu etkinlikte atölye sunumumda sevimli bir örnek olması, ilgi çekmesi için stilize bir kimono seti diktim. Çok beğenildi! Bu bebek kıyafetlerini gardrops hesabımda satmaktayım, ilginizi çekerse bir adımı aratın: niluferin_koleksiyonu

Sonradan biraz obiyi değiştirdim.

 
Gördüğünüz yük ile sağ olsun burada bir kasaba okulunda öğretmenlik yapan dostum Halil ve arka koltuktaki 3 yolcu kardeşimiz ile beraber blablacar uygulaması sayesinde birbirimizi bulup yola düştük. Halil Bey ile bu ikinci gidiş gelişimdi, sağ olsun adamcağız her sıkıntıma göz yumuyor hehe 😀 Arabaya aç biniyorum, gözüm kararıyor, mola yerinde duruyor bir şeyler alayım diye; eşşek yüküynen geliyorum minnacık Golf’ünün bagajını dolduruyorum. Halbuki adamcağız İstanbul’da hasta bir ahbabına tazecik kendi çiftlik ürünlerinden koymuş, götürmek istiyor, doldurmuş. Pazar gecesi dönüşünde ben Bostancı!’dayım! diye mesaj atıveriyorum, yolunu uzatıp gelip beni alıyor. Filan da filan 😀 Özetle gezgin arkadaşlarım blablacar da Halil İbrahim öğretmenime rastlarsanız tam puanını verin ;D
 
Annemizin 4. Levent’deki evinde kalıyorum İstanbul’a geldiğimde… Geceleri soğuksa, anne de yoksa apartmanın kedisini hemen eve kaçırıveriyorum -onun da gönlü var merak etmeyin ;)-. Birlikte ısınıp dinleniyoruz, hayvanlar insanın bütün olumsuz enerjisini alıyor üzerinden valla, güzel bebekler…
Kayın babam çok başarılı bir terziydi, evin eski tozlu çekmecelerinde servetler yatıyor. Ne güzel makaslar buldum, sizler için fotoğrafladım.
 
Sağolsun bir takipçimden gelen atölyemden tek fotoğraf… Comikon’dan 10 gün oldu henüz arşivden tık yok :/
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Onu canlı izlemek büyük keyifti !
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Maltepe Üniversitesinin Güzel Sanatlar köşesinde canlı modellik için davet edilen cosplayer lardan biriydim! Büyük onur duydum. Tekrar hocalarıma çok teşekkür ederim 🙂
 
 
Just Dance hiç durmadan çalıştı. Yoğunluktan ona bile vakit ayıramadım :..(
 
 
Konukların sahne şovları inanılmaz güzeldi. Yıllarını seslendirme işine vermiş uzmanların performanslarını canlı canlı izlemek tüylerimizi diken diken etti. Özellikle Yuriko Yamaguchi-san’ın Robin (One Piece) için seçtiği sahnede “Ikitai!!” diye çığlık atması bizi göz yaşlarına boğdu, çılgınlar gibi tezahürat yaptık. Sonrasında imza almak ve fotoğraf çekilmek için TV Tokyo standında çok uzun kuyruklar oluştu ve maalesef yine kostüm çıkarmak, stand toplamak gibi işler sebebiyle onlara ulaşamadım (Şafak’ın hediyesini de Yuriko-san’a takdim edemedim, özür dilerim Şafak! :..( ).
 
Büyük sahnede en çok beklediğimiz iki etkinlik Anisong ve Cospower idi. TV Tokyo show, Anisong, Cem Ceylan stand up, Cospower ile Dilara Aybar konseri, son olarak da Kore dans ekibinin tilki dansı ile kapanış gösterisi arka arkaya olacaktı. Anisong iyi başladı fakat teknik aksaklıklar yine rejidekilerin videoları ya hiç açamaması veya sesini açamamaları gibi sorunlarla tadı kaçtı (Neden rejiye mac pc getiririsin? Hani hangi akıl bu? Neden? Windows uyumlu programlarla hazırlanmış video dokümanları uyumsuzluk problemleri gösteriyor her seferinde işte! Bu kaçıncı valla ya). Çıkışta bilet parası iadesi isteyen birçok kişiye rastladım. Uzun bekleyişler de büyük sahnede bekleşen hem göstericilerin hem de izleyicilerin orada çakılıp kalmasına ve sıkılmasına sebep oldu. 
 
Dediğim gibi Benden Cospower sunmamı istemişlerdi. Programda saat 18.00 yazıyordu. Yöneticiler beni gün içerisinde alanda buldular ve programda aksama olabileceğini, sadece kaydolanların değil bulabildiğim kadar istekli cosplayer ın 18.00 de kuliste hazır beklemesini haber vermemi istediler. Yorgun ve sesleri kısık olduğundan, benim gür sesim ve de aram cosplayer ile iletişimde daha iyi olduğundan duyuruları da benim yapmamı rica ettiler. Tabii seve seve destek olurum dedim. Organizasyon ile cosplayer arasında bir köprü görevi gördüm. Kulis sıcaktı, çıkıp hava almak isteyenleri içeri kışkışlayan bir görevli diktiler başımıza. Bu genç adama şirinlik yaparak daha kibar davranmasını sağlamaya çalıştım ve bizim de gönüllü geldiğimizi, bizden rica edildiği için sahneye çıkacağımızı söyledim.
Saat 19.00 olduğunda hala salon boştu. Ben sadece rejinin oralarda -“Ama görünmemen lazım! Sürprizi bozuyorsun!” azarları işiterek- sorular soruyordum. Programın geciktiğini söyleyip durdular. Bizim cosplay şovunda aramızda bir anons sistemi oluşturmuş olmamız sıcak, bunaltıcı dakikalar geçtikçe önemini kaybetti. Nitekim 1 saati biraz geçmişti. Çocuklar bunalmıştı, rejideki masa altındaki sulardan kaçırıp kaçırıp kulise bunalan çocuklara taşıyor, iyi misiniz, bana da bilgi verilmedi, beraber bekleyeceğiz diye nabız tutuyor, gitmemelerini sağlamaya çalışıyordum. Sabır tükenip giden çok kişi oldu, yarı kavga yarı rica rejiden açtırdığım telefonda Cosplay Türkiye yöneticisi ile telefonda görüştüm. Genç arkadaşların evlerine gitme saatleri geldiğini, FMA ekibinde başka illerden gelen arkadaşların kaçacak uçakları ve otobüsleri olduğunu, niçin programın bu kadar gecikeceğinin bize haber verilmediğini sordum. Bana tahsis edilecek bir mikrofon olmayacağını, ödül töreninin ardından Dilara Aybar konseri öncesinde bir ara bizim sahneye çıkıp sahnede kalacağımızı, dans edip fon olacağımızı söyledi. Şok içinde bu öğrendiklerimi ekiplere ilettim. Özellikle FMA ekibine, eğer giderseniz çok haklısınız, Comikon’dan soran olursa açıklamanızı ben yaparım, güzel fotoğraflar çekildiniz mi? diye destek olmaya çalıştım. Saat 19.00’u geçiyordu, vedalaştık, gittiler. Ama hemen etkinliğin o gecesinde bu gruptan kötü kalpli birinin hakkımda “Nilüfer, Comikon’a FMA ekibi olay çıkardı gitti demiş!” gibi çirkin bir iftira atmasından kurtulamadım, pes. Comikon da hiç oralı olmadı, korumadı. Yok yahu bu kadın sunucuydu, biz onu çığırtkan yaptık, saatleri o da bilmiyordu, bize böyle bir şey söylemedi diye bir görevli de çıkıp açıklama yapmadı. Hala bir dönüş yok, popiş olanın borusu öttü, ben yine ezildim. Olsun elimden geleni yapmanın onurunu taşıyorum, iftiracı arkadaş yatacak yerin yok! :/
Tüm bunların sonucunda ne oldu? Bütün yalvarmalarıma rağmen ödül töreninin ardına bizi attılar, sıcak kulise gerisingeri tıkıldık, ardından Dilara Aybar konseri oldu. Bize verilen saatten tam 1 saat 40 dakika sonrasında Cospower başladığında akmış, mahvolmuş ve oldukça eksilmiştik. Yine de sahneyi doldurmaya çalıştık ve insanlar sahnede durmak istemeyip kaçmaya çalıştıklarında onları çağırdım durdum, eminim o videolar ortaya çıktığında çok komik görüneceğim >.< En nihayetinde biz sahnedeyken, Dilara Aybar son bir şarkı okumak için tekrar sahne aldı, biz fon olduk. Ben kostümü oraya buraya sallıyorum aktif görünelim diye, çünkü herkesin enerjisi bitik, katılma isteği kalmamış, benim hatırıma duruyorlar, bırak bizi gidelim Nil yaa diye gözümün içine bakıyorlar. Ben de “Büyüklük bizde kalsın! Ne olursunuz az daha dayanın, birazdan bitecek, hadi dans edin!” diye komik komik hareketler yapıyorum. Nihayet artık bütün HİÇBİR ADIMINDAN SAATİNDEN HABERİMİZ OLMAYAN programın son adımına ulaştık fakat bizim sahneden çıkmamıza bir anons bir es verilmeden tilki şarkısı çalmaya başladı ve korecanlar bize çarparak sahneye daldılar. Zaten oldukça yorulmuş ve dağılmış kostüm, makyaj ve keyfimizi de alarak canımızı sahneden kurtardık, kaçtık.
 
Sonra gidip makyajı kostümü çıkardım. Ekibi tebrik edip Aynur hanımlarla sohbet edip Bolu’ya doğru dönüş yoluna çıktım. Döndüğümün sabahında iftiramı yedim oturdum, birkaç güne de sevdiğimiz bir fotoğrafçı kardeşimiz iftirasını yedi, oturdu. Bizi kimse korumadı. Attığımız şikayet mesajları okunmamıştır toplantıda filan bile, amaaeenn geçmiş bitmiş işler görülmüş, artık ihtiyaçları kalmadı tabi. Daha önemli işleri vardır, bizim gibi minnak tiplerle mi uğraşacaklar değil mi? 😀 Çalışmaya devam, zamanla bütün sıkıntıları aman adımız kirlenmesin bizimle alakası yok diyerek kaçmadan çözen mekanizmaları oluşturacaklarına inanıyorum. Hala inanıyorum evet :..D Ben de organizasyon yönettim! Zor iştir, destek olmak lazım, her şeye rağmen!

Ben çok çalıştım! Şimdi onlar düşünsün ! 😀

****************

Bu da Comikon yöneticisi Erdal Bey ile Aynur Hanım ile diğer elemanlar, Cosplay Türkiye yöneticisi Kaan Ülgen, sahne alan ünlü konuklardan Dilara Aybar, cosplay yarışması jürileri ve diğer söz sahibi kişilere yolladığım mesaj metni. HİÇ BİRİNDEN CEVAP ALAMADIM. Tekrar ediyorum, attığım 22 kişiden hiç biri yanıt vermedi ;_; Hayatımda yaşadığım en derin yalnızlıklardan biriydi.

Comikon yönetime attığım ve neticesi alınıp alınmadığı (hatta toplantıda konuşulduğu bile) meçhul mesajı ilgili gördüğüm, bilgisi dahilinde olması gerek düşündüğüm herkese yolluyorum. Rahatsızlık olduysa görmezden gel lütfen. Desteklerinizi beklerim:
“Merhaba Güneş,

Comikon atlattık ve birkaç aksaklık hakkında sizin yönetimden beklenen reaksiyonları alamadık. Bana “Duyuruları sen yapıverirsin” diye etkinlik adına bizzat ricada bulunan sen olduğun için (ve de seve seve kabul ettiğim için!) sana yazmak istedim.

Çünkü Kaan ve Erdal Beyler resmen “Artık işimizi gördük, etkinlik bitti, size ihtiyacımız kalmadı, ricalarınız rahatsızlıklarınız bizim için bir anlam ifade etmiyor.” havalarındalar ve bu çok kırıcı. Bu Erdal Hocamın benim kalbimi ikinci kırışı. İlkinde 2017 yazında yapılan yönetim toplantısı fotoğraflarını duvarlarınızda görüp whatsapp’dan “Bir mesaj atıp yönetimden çıkarıldın. Toplantılara davet edilmeyeceksin.” yazmanız çok mu zordu diye sitem ettiğimde lafı tam bir siyasetçi gibi dolandırıp “aa hiç olur mu öyle şeyler”e bağlayıp dağınık bırakmış, belki ihtiyaç olursa çalıştırırız dur kenarda hissiyatım ile oturtmuştu.

Bu Comikon’un hemen sonrası Pazartesi sabahtan Full Metal grubu hakkımda iftira attı, Kübra gelip instagram dan yazdı. Sözde ben bu grubun olay çıkardığını söylemişim. Grupta bana husumeti olan biri beni yönetici sanıp sanal zorbalık amaçlı bunu yapmıştı, bariz. Halbuki deli dana gibi ortada dolanıp o can sıkıcı bekleyişte defalarca kez yanlarına gidip “Uçağınız, otobüsünüz var biliyorum, soran olursa ben açıklamanızı yaparım. Su ister misiniz? Güzel fotoğraflar çekildiniz mi?” diye destek olmaya çalıştım. Kesinlikle böyle bir şey yaşanmadığını çıkıp kendi hesaplarımdan kendim duyurdum. Çünkü tek bir Comikon görevlisi çıkıp da beni korumadı, böyle bir şey söz konusu değildir, kadın konuk olarak geldiği halde rica ettik canla başla çalıştı, sunuculuğunu ondan habersiz iptal ettik bir şey demedi, programı ona da haber vermedik sizle beraber bir buçuk saat susuz tuvaletsiz havasız kuliste/sahnede mahsur kaldı demedi!!! Demediniz! Görmemezliğe duymamazlığa gelindi. Çünkü etkinlik bitti, işinizi gördünüz, kimin başına ne gelse size neydi…

Serkan @ssync.photo gönüllü olarak sanatını arşivini bedava paylaşan bir fotoğraf sanatçısı kardeşimiz. Duygularını açtığı 20 yaşında kazık kadar bir kadın Comikon yönetime telefon açıp “Etkinlikte bana tacizde bulundu! Banlansın!” dediği anda inanıldı! Araştırılması gerekirdi araştırılmadı, arayan kızdı, suçlanan erkek ya~ Halbuki dişi kişilik müsveddesi instagram daki 10k takipçisine doyamamış daha çok ilgi çekmek için çocuğun dürüst duygularını ekran görüntüsü ile ifşa etmiş, bana saldırdı diye salak saçma iftira atmıştı! Serkan kesinlikle öyle bir adam olmadığından biz destek olmaya çalışırken Comikon’dan telefon geldi, çok kırıcı bir dille Berke konuşturulmuş (Kaan söyletmiş), etkinlikten banlandığı ve Comikon fotoğraflarını kaldırılması söylendi! Böyle bir talebe hakkınız bile yok üstelik, sadece modeller talep edebilir, komedi! Çocuk efendiliğinden sustu, biz üzüldük. Sonra bizim mesajlarımız ve saatlerce telefon ve whatsapp’dan Kaan’a açıklamalarımız ile bu kötü kalpli kızın niyeti ve etkinlikle alakasızlığı açıklandı, “Yahu kızım ne alaka etkinlikle? Adam sana açılmış? İlk defa mı teklif alıyorsun? İnsan gibi reddetsene, ne bu popişlik telaşı?” diye sormak aklınıza hiç mi gelmedi diye soruldu. Cevap alamadık, Serkan aranıp geri alındı mı kararlar iddialar belirsiz!
Açıklama yok, özür yok, korumadınız bizi !!!
Bunları Erdal Hocama yazdım Salı günü, dedim “İnsaf! Tamam yoruldunuz ama sizin için elimizi taşın altına koyduk! Bir çıkıp özür yazın, iftiraları yalanlayın, yazıktır! Bizi kaybediyorsunuz”
Cevap: “Etkinlikle alakasız konuları bu kadar uzatmanın gereği yok. Daha sonra öneri ve şikayetlerinizi dinleriz….” Şaka gibi değil mi… Az önce reddettiği ricamı “öneri şikayetlerini sonra alırım” diye yanıtlıyor. Araştıracağız diye bıraktı… Halbuki benim amacım etkinliği korumak, gruplardan ekran görüntüsü attım Comikon hakkında kötü konuşuyor insanlar, güven kaybediyor, inansın diye! Cevap yok…
Kim olsa yerimde bunları çatıııır çatıııır afişe ederdi. Ama sabırla sustum. Comikon hep hayalini kurduğum bir etkinlikti, böyle yönetici hatalarına müsamaha lazım, çünkü yeni ve yorucu. Zamanla oturacak diyip geçiyorum, ben de etkinlik yönettim, ama ricaya uydum, hatamı kabul ettim, suçluyu suçsuzu ayırt ettim! Bu cevabı bekliyordum, zaten ilgilenmeyeceğinizi biliyordum Erdal hocam dedim. Bu ikinci kalp kırıklığı.
Üçüncü kalp kırıklığında çok sevdiğim Comikon etkinliğini artık desteklemeyi bırakacağım… Benim de ezik bile olsa bir gururum var. Yönetim toplantınıza raporumdur. SESLİ ŞEKİLDE TEK PARÇADA OKUNMASINI SİZİN İŞİNİZ OLMASINA RAĞMEN -bak yine de seve seve ve her zaman- CAYIR CAYIR GIRTLAK PATLATMAMA KARŞILIK RİCAM OLARAK GÖNDERİYORUM. Niye sana yolluyorum, samimiyetine güvendiğim bir sen kaldın 🙂 Sevgiler. ❤️ İyi çalışmalar”

 
Teşekkürler ~
 
********************************************
 
Aşağıdaki videolara muhakkak bakın!
 
 

HAORI DİKİŞ ATÖLYESİ ve Comikon İstanbul 2019 Raporu” üzerine 2 yorum

  1. Vay be neler olmuş neler faceden yazdıklarının bir kısmını okudum ama burda hepsini okudum ve şok oldum sensee mac bilgisayar kullananmı kaldı yav bu devirde sonra bilet parasını istemekte haklılar doğru düzgün organizasyon bile yapılmamış cosplay yarışmasıda olmamış sonra kızdığım diğer nokta ordaki fotoğrafcılar neden yayınlamadı çekilen fotoları ziyaretcilerde atamadı face ve instagram hesaplarına comikon,da hiç yer vermemiş bu hesaplarda cosplay arkadaşlara vede sanki hiç yokmuş gibi bir duruş sergilemiş dahada comikona gitmem.! Ckm,deki comikonlar güzeldi yav -NE BİLEYİM SANKİ ZAMAN GEÇTİKÇE COSPLAY ETKİNLİKLERİNDE KALİTE-HEYECAN-KATILIM BİRAZ DAHA DÜŞÜYOR VE ESKİ COSPLAY,CI ARKADAŞLARI GÖREMİYORUZ? ZATEN 2 BÜYÜK ULUSLARARASI SÖZDE OYUN TEKNOLOJİ FUARLARI (GİST,GAMEX) TAM REZİLLİK İÇİNDE GEÇİYOR COSPLAYDAN ÇOK SÖZDE KENDİNİ YOUTUBER,İNSTAGRAMCILAR,TWİÇÇİ,YAYINCI,GAMER SANAN VELETLER BEBELER VAR ARALARINDA KAVGA MÜNAKAŞA OLUYOR GİDİN DIŞARDA NE HALT EDERSENİZ EDİN DANGALAKLAR!! VE ORTAMDAKİ SAÇMA SAPAN KAFA PATLADAN GÜRÜLTÜLÜ MÜZİKLER BOĞUCU HAVA,SICAKDA CABASI BROM.

Nilüfer'in Koleksiyonu için bir cevap yazınCevabı iptal et